BİHTER İYİDİR
KLİNİK PSİKOLOG,MSc
&
Psikoterapist
Posts in PSİKOTERAPİ
CİNSEL TERAPİ
03/09/2015
838

CİNSEL TERAPİ

Cinsellik, sağlıklı, doyumlu ve sevgi dolu bir ilişkinin önemli bileşenlerinden birisidir.  Cinsel yaşamdaki sorunlar süreç içerisinde ilişkinin diğer alanlarını da olumsuz yönde etkileyebilmektedir.

Cinsel işlev bozukluğu, cinsel ilgi veya yanıtın normal alışılagelmiş tarzının sürekli bozulma hali olarak tanımlanabilir. Cinsel işlev bozuklukları, hem kadınları hem erkekleri yoğun olarak etkileyen bir problemdir. Cinsellikle ilgili sorunlar, bireylerin ruhsal ve sosyal sorunlar yaşamasına sebep olur. Cinsel yaşamdaki güçlükler birey için haz ve doyum duygusunu kaybetmenin ötesinde bir sıkıntı kaynağıdır.  Sevilmeme, terk edilme korkusu, yalnızlık, kendine güvensizlik, kadınlığına ve erkekliğine kötü davranılmış, küçük düşmüş ve gururunun incinmişliği gibi duygular yaşatır.

Cinsel bozukluklar kişinin ilk cinsel ilişkisinden itibaren ortaya çıkabileceği gibi, cinsel yaşamında bir sorun yokken sonradan da ortaya çıkabilir.

Erkeklerde Cinsel İşlev Bozuklukları

Kadınlarda Cinsel İşlev Bozuklukları

Azalmış Cinsel İstek Bozukluğu

Azalmış Cinsel İstek Bozxukluğu

Serleşme Bozukluğu

Cinsel Uyraılma Bozukluğu

Erken Boşalma

Orgazm Bozukluğu

Geç Boşalma

Ağrılı Cinsel Birleşme

Ağrılı Boşalma

Vajinismus

 

Cinsel İşlev Bozukluklarının tedavisinde değerlendirme ve sorunun nedenlerinin net bir şekilde ortaya konması birincil önemdedir. Standart bir tedavi uygulamasından ziyade, her kişinin ve çiftin özgül özelliklerinin tanınıp derinlemesine anlaşılması ve nedenlere yönelik çözümlerin ortaya konması gerekmektedir.

Tedavi sürecinde cinselliğe ilişkin yanlış bilgilenme ve inanışların düzeltilmesi, çiftin cinsel iletişimlerinin arttırılması ve soruna yol açan temel etkenlerin bulunup kaldırılması ya da çözümlenmesi hedeflenmektedir.

Read more
ÇİFT VE AİLE TERAPİSİ
03/06/2015
710

ÇİFT VE AİLE TERAPİSİ

Aile terapisinde temel olarak aile içinde etkili iletişimin ve işbirliğinin sağlanması ve çatışmalarla başa çıkmada uygun stratejilerin geliştirilmesi üzerinde çalışılır. Ailenin yaşam süreci içerisinde karşılaşması beklenen olağan değişim dönemlerinde stres artar. Çocuların doğumuyla aileye yeni üyelerin katılımı, çocukların okula başlaması, evden ayrılması gibi dönemler planlı olsalar dahi ailenin işleyişini belirgin biçimde etkileyecektir. Bu etki stresin artmasına yol açmakta ve ailenin yeni koşullara yeni baştan uyum yapması gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır. Beklendik stres faktörlerinin dışında ailenin yaşam süreci içerisinde beklenmedik kriz dönemleri de oluşabilir. Aldatma, kayıplar, travmalar, kazalar gibi yaşantılar da aile sistemini etkilemekte ve işlevselliğini bozabilmektedir. Aile terapisi ailenin bir bütün olarak işleyişini değerlendirerek işlevsel olmayan yapıların, iletişim biçimlerinin ortaya konduğu ve bunların yeniden yapılandırılmasına yönelik müdahalelerin yapıldığı bir çalışmadır.

Read more
ERGEN PSİKOTERAPİSİ
11/07/2014
1,950

ERGEN PSİKOTERAPİSİ

Ergenlik bireyin çocukluktan çıktığı ancak henüz yetişkin de olmadığı bir dönemdir. Bu dönemde kişi fiziksel, duygusal ve zihinsel alanlarda pek çok değilşiklik yaşar. Kendi bedenindeki, duygu ve düşüncelerindeki değişimlere uyum sağlamak ergenin temel meselesi haline gelir. Kimlik gelişimiyle ilgili önemli gelişmelerin sağlanacağı bu süreçte kişi kendini tanımaya, kim olduğunu bulmaya, anlamaya çalışırken çocukluktan beri ailesinden, toplumdan öğrendiklerini sorgulayarak kendi değerler sistemini de oluşturmaya çalışır. Bu uzun bir yolculuktur. Birey bu süreçte desteklenir, ihtiyaç duyduğunda ihtiyaç duyduğu kadar yönlendirilir, güvenli bir biçimde bireyselleşmesine ve ayrışmasına olanak sağlayacak ortam sağlanırsa olgunlaşma sürecini verimli bir şekilde tamamlayabilecektir.

Ergenlik sadece kişi için değil ailesi için de kritik bir dönemdir. Anne babaların da çocuklarına sınır koymak ve onu korumakla, bireyselleşmesini ve özerkliğini desteklemek arasında ince bir çizgide dengeyi korumaları gerektiğinden kaygılarının arttığı bir dönem olarak yaşanır. Ergenlik döneminde ebeveyn tutumları büyük önem taşır. Ergenlik döneminde kişinin tutum ve davranışlarında, aile bireyleriyle ve yaşıtlarıyla ilişkilerinde değişimler görülebilir. İçe kapanma, sosyal hayattan uzaklaşma, okul ve ders başarısı ile ilgili sorunlar, kendine zarar verme davranışı, öfke kontrolünde güçlük ve riskli davranışlar, alkol madde kullanımı gibi davranış değişiklikleri kişinin süreci yönetmekte zorlandığına ve psikolojik destek ihtiyacı içinde olduğuna işaret eder.

Ergenlerle yürütülen psikoterapi süreçlerinde öncelikle var olan tutum ve davranış değişikliklerinin ne kadarının döneme özgü ve beklendik değişimler olduğu, ne kadarının soruna işaret eden olgular olduğu ayrıştırılır. Değerlendirme sürecinde ergenle ve ailesiyle ayrı ayrı görüşmeler yapılır. Psikoterapi seanslarına da zaman zaman aile de dahil edilerek sürece katılımı ve katkısı sağlanır.

Read more
BİREYSEL PSİKOTERAPİ
11/05/2014
1,165

BİREYSEL PSİKOTERAPİ

Psikoterapi; kişinin sıkıntı duyduğu ve baş etmekte güçlük çektiği meseleleri yeni bir bakışla kavrayıp değiştirmesinin bir yolu olduğu kadar kendini keşfetmesine ve gelişmesine de imkan veren içe doğru bir yolculuk sürecidir.

Farklı psikoterapi teknikleri farklı amaçlara yönelirler ve kullandıkları teknikler de farklılık gösterir. Psikoterapist kişinin getirmiş olduğu sorunun doğasına, kişinin özelliklerine ve beklentilerine uygun olan terapi yöntemini seçer. Kendisinin yetkin olmadığı bir yaklaşımın uygun olması durumunda ise bireyi o alanda çalışan bir psikoterapiste yönlendirmesi meslek etiği açısından önemlidir.

Psikoterapi sürecinin ne kadar devam edeceği bireyin kişilik özelliklerine, başvuru nedeni olan sorunun doğasına ve sorunun altında yatan nedenlere bağlı olarak değişeceğinden değerlendirme görüşmesi yapılmadan herhangi bir öngörüde bulunmak mümkün olmamaktadır.

Read more